GÜNDEM

Peki sen bu resmi gördün mü?

Muhabirlik zor meslek. Geçmişe baktığınız zaman da bunu net bir şekilde anlarsınız. Yerel gazete kültürünün yaygın olduğu Torbalı’da yerel haberleri takip etmeyen yoktur.
Bakıldığı zaman da bu haberleri bir elin parmakları kadar gazetecinin yazdığını görüyoruz. İkinci elin parmaklarını son 5 yıldır sayan yoktur.
Meslekte yeni bir muhabir de yetişmiyor maalesef.
Hal böyle olunca bizde de bir rehavet oluşuyor zaman zaman. Tam da öyle bir anımızı fırsat bildi bu kez gazetemizin imtiyaz sahibi Adem Aksakallı.
Kendisi meslekte Abdulvahap Olgun’la birlikte en çok saygı duyduğum isim. İkisinin de bu mesleği iyi ya da kötü şuan yapıyor olmamda payı çok büyük.
Adem Aksakallı için Adem abi olarak devam edeceğim yazıma. Çünkü her ne kadar 4 abim olsa da hiçbirinin hayatımdaki bana dokunuşu onunki gibi olmadı.
Adem Abi, cumartesi günü yazmış olduğum haberde verdi veriştirdi bana. Vay efendim, sosyal medyadan haber yapıyormuşuz da yok bilmem asıl resmi görmüyormuşuz da…

Haber şu, ben Atilla Kaya’nın kurultay sonrası çalışmalarına başladığını eleştirisiz, yorumsuz yazmıştım. Adem Abi de asıl resmin bu olmadığını koskoca vekile ilçe başkanının ya da herhangi bir yöneticinin eşlik etmediği gerçeğini ve bunun bir muhabirin gözünden kaçmaması gerektiğini yazmıştı.
Okudum yazısını, haklı olduğu yerler var. Ama O’nun bakış açısına ulaşmamız ve O’nun gördüğü resmi görmemiz için biraz da onun kadar sakalı ağartmak lazım.

Şimdi gelelim ikinci perdeye…
Çok merak ediyorum bu yazıdan sonraki gün benim bir haber için, yaptıklarımı takdir etmiş mi?
Malumunuz Pazar günü ses getiren bir habere imza attım. Torbalı Tıp Merkezi’nde geceliğine bin 500 lira para verilen bir odada klimaların elektrik arızası nedeniyle çalışmadığını, hastaların donmak üzere olduğunu dile getirdim. Okuyanlar bilir, röportaj yaptığım kişi Covid 19 hastasıydı. Hemşireye son anda yakalanmasam odasına kadar da giriyordum.
‘Kasabım kendisinden vekalet alacağım’ bahanesiyle odasının kapısına kadar da gitmiştim oysa.
Neyse oda yoksa pencere var deyip pencerede yaptım röportajı. Hoş Adem abi de yanımda olduğu için çektiğim videoda soruları sorup haberimi sahiplendi. Canı sağolsun…
O gün gördüm ki mesleğim için canımı tehlikeye atabiliyormuşum.
İzmir depreminde de ilk işim kaçmak yerine telefona sarılıp video çekmek olmuştu.
Allah içimizden bu hissi eksiltmesin.

Ha bu arada sayın Aksakallı abime bir çift laf da benden. Hani asıl resmi sen görüyordun ya?

Atilla Kaya, önceki gün yine Torbalı’daydı. İlçe Başkanı Selman Günaydın koskoca vekile eşlik etmeyip, durduk yere alternatif program yaptı. Kaya’ya ise eski ilçe başkanı Hasan Akbıyık eşlik etti. İtiraf et sen de bu resmi görmemiştin. Hadi bakalım buna ne diyeceksin?